Clariant Fonksiyonel Mineraller İş Birimi Arıtma İş Grubu Orta Doğu ve Afrika Ekip Lideri Osman Çalışır İle Özel Röportaj
- Lütfen kendinizi tanıtıp Clariant'taki görevinizden bahseder misiniz?
Merhabalar, adım Osman Çalışır ve Clariant'ın Fonksiyonel Mineraller İş Birimi Arıtma İş Grubu’nda Orta Doğu ve Afrika bölgeleri ekip lideriyim. Clariant'taki yolculuğuma 2006 yılında İstanbul'daki emülsiyon fabrikasında vardiya mühendisi olarak başladım. O zamandan bu yana şirket bünyesinde farklı rollerde çalıştım.
İnönü Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunuyum. Mezuniyetimi takiben kimya sektöründe çalışmaya başladım.
- Fonksiyonel Mineraller İş Birimi olarak Türkiye'de verdiğiniz hizmetlerden biraz bahsedebilir misiniz?
Clariant, 1886’da Basel’de kurulan kimya şirketi Sandoz’dan 1995’de ayrılarak faaliyetlerine başladı. Kimya ve kimya endüstrisiyle doğrudan ilişkimiz sayesinde yaklaşık 150 yıllık bilgi ve tecrübeye sahibiz. Clariant Fonksiyonel Mineraller İş Birimi bugün dünya çapında 25 üretim tesisinde, 43 madende faaliyet gösteriyor. Bu global erişimle gerçekten gurur duyuyoruz.
Clariant, hem bizim hem de Orta Doğu ve Afrika bölgeleri için stratejik öneme sahip bir pazar olan Türkiye’de; benzersiz ürünler, uygulamalar, sürdürülebilirlik, yenilikler ve uzmanlık sunuyor.
Müşterilerimize yerel bir şirketin tedarik konusundaki güvenilirliğini, global bir kapsama alanıyla birlikte sağlıyoruz. İhtiyaçlarında ilk başvuracakları ağartma toprağı tedarikçisi olmayı hedefliyoruz. Yağ rafinasyonu için optimize edilmiş çözümler geliştirmeye odaklanıyoruz. Sektörde geniş bir ürün yelpazesine sahip olmaktan gurur duyuyoruz. Ayrıca geleceğe yönelik olarak yenilebilir yağları veya biyoyakıtları saflaştırma konusunda sürekli yeni çözümlere yatırım yapıyoruz. İleri düzeyde teknik uzmanlığımız ve laboratuvar kapasitemizle müşterilerimize çok çeşitli açılardan teknik destek verebiliyoruz. Bunların yanı sıra, düzenli olarak teknik seminerler düzenliyoruz ve bölgesel olarak yerinde teknik hizmetler sunuyoruz.
Türkiye'de fonksiyonel mineraller için iki üretim tesisimiz bulunuyor. Bunların biri Balıkesir'de, diğeri Ordu'nun Fatsa ilçesinde. Özellikle Balıkesir tesisimiz 1992’den bu yana fonksiyonel mineraller üretiminin önemli bir parçası. Fonksiyonel Mineraller İş Birimi olarak mevcut üretim kapasitemizi arttırmak için 2017’de, içinde AR-GE laboratuvarı da bulunan yeni bir ağartma toprağı üretim tesisi açtık. Yerel yenilebilir ayçiçeği yağ rafinerilerinin ağartma ürünlerinin teslim sürelerinin kısaltılması ve en iyi maliyet/performans oranlarının yakalanmasına yönelik talepleri üzerine Tonsil’i® Türkiye’de üretmeye başladık.
Clariant olarak mineral bazlı susuzlaştırma teknolojisinin ilk tedarikçilerinden biriyiz. Ayrıca Balıkesir fabrikamızda üretilen Tonsil® ürünlerini seçilen pazarlara ihraç ederek Türkiye'nin ihracat gücüne önemli bir katkı sağlıyoruz. Üretim kapasitemizi arttırmak için kısa süre önce Fatsa tesisimize de yatırım yaptık.
- Dünyadaki yenilebilir yağlar ve yağ rafinerisi endüstrisine dair değerlendirmeleriniz nelerdir? Yenilebilir yağlar açısından en çok kullanılan ürünler nelerdir?
İnsanlar binlerce yıldır sebze ve tohumlardan elde ettikleri yağları hem yiyecek olarak hem de yemek pişirmede kullanıyor. Güneydoğu Asya ve Hindistan'da en çok tüketilen yağ palm yağı, Orta Doğu'da ise ayçiçek yağı. Avrupa'da kolza yağı palm yağının önünde ilk sırada yer alırken Çin ve ABD soya yağının en büyük tüketicileri.
Endüstriyel yağ rafinasyonunu eleştirenler, sadece yağ arıtma işleminin bir sonucu olarak ortaya çıkan maddelerle ilgili endişelerini dile getiriyor. Eleştiriler öncelikle belirli gliserin türevlerine odaklanıyor: 3-MCPD (3-kloro-1,2-propanediol veya 3-monokloropropan – 1,2 diol) olarak bilinen klorlu bir alkolle esterler olarak bilinen reaksiyon ürünleri. Özellikle palm yağı ve hindistancevizi yağı da bu esterleri içeriyor.
- 3-MCPD nedir? 3-MCPD neden yağda bulunan istenmeyen bir madde olarak kabul ediliyor?
3-MCPD ve bu maddenin yağ arıtma işlemi sırasında nasıl oluştuğuna dair kesin bir açıklama bulunmuyor. Yapılan deneyler, 3-MCPD’nin primatlarda kısırlığa sebep olabileceğine, erkek sıçanlarda ise tümöre yol açabileceğine ancak herhangi bir gene zarar vermediğini gösteriyor.
Hasat, nakliye ve proses koşullarını optimize ederek yağlardaki 3-MCPD ve türevlerinin miktarını düşük tutmak mümkün. 3-MCPD oluşum sürecini uyarabildiği için uzun taşıma ve depolama sürelerinden kaçınmak gerekiyor. Ağartma toprağı geleneksel olarak yağ arıtmada kullanılıyor ve bazı varyantlar 3-MCPD ve esterlerinin oluşumunu en aza indirmek için özel olarak tasarlanıyor.
- İstenmeyen maddelerin rafine edilmesi konusunda müşterilerinize yönelik herhangi bir özel çözüm veya uygulamanız var mı?
Yağların endüstriyel amaçlı kullanılabilmesi için uluslararası kalite standartlarına göre mümkün olan en yüksek seviyede pigmentlerden, doğal kokulardan ve aromalarından arındırılmaları gerekiyor. Palm yağı, bebek maması ve diğer gıdaları yapmak için yaygın olarak kullanılıyor ancak potansiyel olarak kötü huylu tümörlere neden olabilen 3-MCPD içerebiliyor. Bu sebeple, yağların rafine edilmesi onları tüketim için daha uygun hale getirip raf ömürlerini uzatıyor. Bununla birlikte, fizyolojik olarak değerli bileşenler de rafinasyon işlemi sonucunda yağdan uzaklaştırılıyor. Bazı durumlarda, sürecin kendisi, sağlığı olumsuz yönde etkileyebilecek bileşenlerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor.
Clariant uzun yıllardır kimya sektörüne sürdürülebilir ve yenilikçi ürünler sunuyor. Ürünümüz Tonsil’in düşük 3-MCPD varyantları, palm yağındaki 3-MCPD ve esterlerinin seviyesini etkili bir şekilde en aza indiren yüksek aktiviteli ağartma toprağını sağlıyor. Aynı zamanda Tonsil, yenilebilir yağların görünümünü, tadını, kokusunu ve raf ömrünü olumsuz yönde etkileyebilecek pigmentleri, gamları ve diğer maddeleri de azaltıyor. Tonsil, bitkisel yağların raf ömrünü uzatıyor. Bu yağdaki besin maddelerini koruyarak istenmeyen safsızlıkları uzaklaştırıyor. Bitkisel yağlardaki kalite artışı da sağlıklı beslenmeye önemli ölçüde katkı sağlıyor.
- Tonsil®'in yararları hakkında bize biraz daha bilgi verebilir misiniz?
Gıda endüstrisine özel çözümlere gelince, Clariant olarak, farklı müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda 114 yıldır Tonsil® ağartma toprakları üretiyoruz. Tonsil®, çiğ bitkisel ham yağlardaki istenmeyen maddeleri yemeklik yağ üretimi amacıyla dikkatli ve uygun maliyetli bir şekilde azaltırken, E vitamini gibi değerli besinlerin özenle işleme alınmasına da olanak tanıyor. Tonsil®'in yağları hızlı, derinlemesine ve verimli bir şekilde arıttığını söylemek mümkün. Farklı müşteriler ve yağlar için ihtiyaca yönelik çözümler olarak sunduğumuz birçok Tonsil® çeşidi bulunuyor.
Ağartma toprakları, yemeklik yağ artıma prosesinde istenmeyen maddeleri uzaklaştırmak için kullanılıyor. Müşterilerimizin arıtma proseslerini, laboratuvar ölçeğinde yeniden uyarlayabiliyoruz. Tonsil® düşük 3-MCPD çözümlerimizi müşterimizin taleplerine göre farklı türlerle doğru bir şekilde ihtiyaçlarına uygun hale getiriyoruz. Türkiye'deki hedefimiz, sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler sunarak sektörün gelişimine katkıda bulunmak.
Ürünümüz Tonsil® doğal hammaddelere dayanıyor. Sürekli kalite kontrollerini gerçekleştirdiğimiz özenli madencilik sürecimiz, üretim tesislerimiz ve madenlerimizin pazara yakınlığıyla, müşterilerimizin ihtiyaçlarını son derece verimli bir şekilde karşılıyoruz. Pazara yakınlığımız aynı zamanda nakliye sürelerini kısaltıp nakliye maliyetlerini de düşürüyor. Böylece, tüm süreç boyunca gerçekleştirdiğimiz başarılı atık yönetimi sayesinde çevrenin korunmasına katkı sağlıyoruz. Dahası, kullanım aşamasını takiben bentonit madenlerinde hassas bir yeniden doğallaştırma çalışması gerçekleştiriliyor.
- Fatsa'daki tesisiniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kısa süre önce, Fatsa’daki tesisimize yeni yatırımlar yaptık. Tesisimizdeki ünitelere asit aktivasyon ünitemizi de ekledik. Bu yatırım sayesinde, yılda 40 bin ton seviyesinde aktifleştirilmiş ağartma toprağı üretmeyi hedefliyoruz.
Güçlü bir altyapıya sahip olan Fatsa tesisimiz Fatsa Organize Sanayi Bölgesinde, limana yakın bir konumda bulunuyor. 2017 yılından bu yana Balıkesir'de elde ettiğimiz ağartma toprakları üretim tecrübesinin bu tesise aktarılmasını planlıyoruz. Uzun vadede üretimimizi bu tesiste devam ettirmeyi amaçlıyoruz.