Biden-Harris yönetiminin kimya için anlamı
Joe Biden ve Kamala Harris'in göreve başlaması, ABD ve diğer ülkelerin bilim politikası için yeni bir çağı işaret ediyor. Yeni yönetim, bilimle ilgili sorunların yanı sıra küresel bir pandemiyi ve gittikçe kötüleşen iklim değişikliğini miras aldı. American Chemical Society'nin haftalık haber dergisi Chemical & Engineering News'de (C&EN) yayınlanan yeni makale, bunun kimyacılar ve bir bütün olarak kimya için ne anlama geldiğini araştırıyor. (https://cen.acs.org/policy/Biden-and-Harris-look-to-restore-science-to-US-governance/99/i4)
Biden yönetiminin karşı karşıya olduğu en acil sorunlardan biri iklim değişikliğiyle mücadele
Biden, “2050 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonu” konusunda kampanya yürüttü ve ABD'yi daha temiz enerji kaynaklarına geçirmek için kapsamlı bir plan hazırladı. Uzmanlar, bunun kimyagerler için birçok araştırma ve geliştirme fırsatı yaratacağını söylüyor. Çevre grupları, halkı toksik maddelere maruz kalmaktan korumaya yardımcı olabilecek yeni araştırmalara atıfta bulunarak Çevre Koruma Ajansı'na düzenlemeleri güncellemesi ve iklim değişikliğiyle mücadele etmesi için baskı yapıyor.
Biden yönetimi aynı zamanda bilim camiasında belirgin bir etkisi olacak göçmenlik reformuna da öncelik veriyor. Biden'in önerdiği göçmenlik yasası, daha fazla insanın bilimsel araştırmalar yapmak ve okumak için ABD'ye gelmesine izin verecek. Uygulanmaya konulmak istenen diğer düzenlemeler ise, gıda ve ilaç üretimi için genleri düzenlenmiş hayvanların kullanılması, musluk suyunda per- ve polifloroalkil maddeler (PFAS olarak bilinir) sorunu ve hatta federal düzeyde klorpirifosun - nörotoksik bir pestisit – yasaklanmasıdır.